Hive Hanlığı konusu son zamanlarda pek çok kişinin dikkatini çeken bir konu. Mevcut ortamdaki önemi nedeniyle çok sayıda tartışma ve analizin konusu haline gelmesi şaşırtıcı değil. Hive Hanlığı'in önemi siyasetten popüler kültüre kadar çeşitli alanlara uzanıyor ve algılarımızı ve kararlarımızı etkiliyor. Bu makalede, Hive Hanlığı ile ilgili farklı yönleri ayrıntılı olarak inceleyerek modern toplumdaki etkisini ve alaka düzeyini inceleyeceğiz. Kapsamlı ve eleştirel bir yaklaşımla bu konuya ışık tutmayı ve bunun günlük hayatımızdaki anlamı ve yansımalarının daha derinlemesine anlaşılmasını sağlamayı amaçlıyoruz.
Hive Hanlığı | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1512-1920 | |||||||||
Bayrak (1917-1922) | |||||||||
Başkent | Hive | ||||||||
Yaygın dil(ler) | Çağatayca[1] | ||||||||
Hükûmet | Monarşi | ||||||||
Han | |||||||||
| |||||||||
Tarihçe | |||||||||
| |||||||||
Yüzölçümü | |||||||||
• Toplam | 862.511 km2 | ||||||||
|
Makale serilerinden |
![]() |
Makale serilerinden |
![]() |
Hiva Hanlığı (Özbek Türkçesi: Xiva xonligi), günümüz Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan sınırları içinde kalan bir alanda, 1512-1920 yılları arasında varlığını sürdürmüş olan Özbek devleti. Buhara Hanlığı (Buhara Emirliği) ve Hokand Hanlığı ile birlikte "Özbek üç hanlığı" olarak anılmıştır.
Hanlık, 1506 yılı sonrasında Safevi idaresine geçmiş olan Harezm bölgesinde Şibanoğulları'ndan (Şeybânîler) Yadigar Han soyundan İl Bars yönetiminde verilen kurtuluş savaşı sonucunda kurulmuştur. Başlangıçta hanlık merkezi günümüz Özbekistan'ında Harezm Vilayeti'nin başkenti Ürgenç şehri olmuştur.[2]
Hanlıkta 1557-1558 yılları arasında Hive başkent olmuş daha sonra yine Ürgenç başkent yapılmıştır. 1603 yılında Arap Mehmed Han (1603-1622) hanlığın merkezini kuraklaşan Ürgenç'ten Hive'ye taşımış ve devlet genel olarak başşehrinin adı ile anılmaya başlanmıştır.[2][3]
1576 yılında Ceyhun (Amuderya) Nehrinin yatak değiştirip Aral Gölüne akması sonucu ortaya çıkan kuraklık ve Kalmuk istilası ile kötüleşen ekonomik durum sonucunda hanlıkta hakimiyet bir süre için Özbek kabile reislerine geçmiştir.[3]
16. yüzyılda hanlık Harezm bölgesi dışında Kuzey Horasan ve Karakum Çölü'ndeki Türkmen kabilelerinin yaşadıkları bölgeleri de sınırları içine katmıştır. 17. yüzyıl başlarında merkezi yönetimin otoritesinin zayıflaması hanlığı bağımsız beyliklerden oluşan bir yapıya dönüştürmüş ve bu dönemde özellikle kuzeydeki sulanabilir tarım arazileri terk edilmiş, şehir kültürü ortadan kalkmaya yüz tutmuştur. Bu dönemdeki ekonomik zayıflık sonucu olarak hanlığın kendi parası olmamış ve 18. yüzyıl sonlarına dek Buhara Hanlığı paraları kullanılmıştır.
1717 yılında I. Petro döneminde, Aleksandr Bekoviç-Çerkasski[4] komutasındaki Rus ordularını yenilgiye uğratan hanlık savaşın da olumsuz etkileri ile bir karmaşa dönemine girmiştir. 1740 yılında İranlı Nadir Şah tarafından işgal edilen Hive Hanlığı onun 1747 yılında ölümüne kadar İran'a bağlı kalmıştır.[5]
1747 yılında Nadir Şah'ın ölümü sonrası iktidar paylaşımı için yapılan iç savaşlar ile geçen 20 yılın ardından hanlık Türkmen kökenli Yadigaroğulları sülalesine (Yomudlar) geçmiştir. 1770 yılında Kazak kökenli Kungratlar'dan Muhammed Emin İnak (1770 -1791), Yadigaroğulları'nın hanlığına son verip kendi hanedanını kurmuştur. Muhammed Emin İnak ile başlayan Kungrat hanedanı döneminde merkezi yönetim güçlenmiş, ekonomi düzelmiş, 19.yüzyıl başlarında Muhammed Rahim Han döneminde devlet kendi parasını çıkarabilmiştir.
1806'de Karakalpak ailesinin V. Ebu'l Gazi'nin ölümüyle Hive Hanlığında Cengiz Han'ın soyu tükenmiş ve yerine İnak hanedanı geçmiştir. Muhammed Rahim Han (1806-1825) döneminde Ruslarla dostça ilişkiler kurmuştur. İlerleyen yıllarda Ruslar, ticaret kervanlarına Hiveliler tarafından saldırılar yapıldığını öne sürerek birçok kez Hive Hanlığı'na saldırmıştır.
Türkmen ve Kazak kökenliler arasındaki sürekli iktidar savaşları ve genişleyen Rus İmparatorluğu'nun saldırıları sonucu zayıflayan hanlık, 1873 sonbaharında Rus Türkistan genel valisi Konstantin Petroviç Kaufmann komutasında birkaç koldan başlayan Rus saldırılarına karşı koyamamış, 29 Mayıs 1873 tarihinde Hive düşerek hanlığın toprakları Ruslar tarafından işgal edilmiştir. 12 Ağustos 1873 tarihinde yapılan ve II. Seyid Muhammed Rahim Han'ın (1864 - 1910) imzaladığı antlaşmayla hanlık Rus himayesini kabul etmiştir.
Sonraki dönemde II. Seyid Muhammed Rahim Han, oğlu İsfendiyar Töre (1910-1918) ve sonra da erkek kardeş Abdullah (1918-1920) hanlık yapmışlardır.
Son han olan Abdullah, 2 Nisan 1920 tarihinde kendi isteği ile görevden çekilmiş ve kısa süre sonra Moskova'da ölmüştür. Bazı kaynaklar Abdullah Han'ın uzun süre aç bırakılarak öldürüldüğünü belirtir.[3]
Yadigaroğulları'ndan Cüneyt Han'ın kısa yönetimi dönemi (Sovyet Devrimi sonrası - 1918) haricinde tamamen Rus hakimiyetine giren hanlık 17 Nisan 1920'de Harezm Sovyet Halk Cumhuriyeti'nin (1920-1924) kurulması ile ortadan kalkmıştır.
Toplam 27 hanın başa geçtiği Hive Hanlığı'nda devlet, çifte hükümdarlık, dört bey ve dört vezir (mihter, kuş beyi, mahrem ve dîvân beyi) yöntemi ile yönetilmiştir.[3]
Hanlık dönemi mimari eserlerin bazıları günümüze değin ayakta kalabilmiştir.
Bu devletin hükümdarlardan Ebu'l-Gazi Bahadır Han (1643-1665) aynı zamanda bir tarihçi olup Türk tarihine dair Şecere-i Terakkime ve Şecere-i Türki adlı iki Türkçe kitap yazmıştır. İlk eser Türkmenlerin kökenleri, İkinci eser hükümdarlık dönemindeki tarihi olaylar hakkındadır. Bu eserler 18. yüzyılda bazı Avrupa dillerine de çevrilmiştir.[6]