Günümüz dünyasında İskân Kanunu (1934) benzeri görülmemiş bir önem kazanan bir konudur. İskân Kanunu (1934), başlangıcından günümüze kadar araştırmaların, tartışmaların, tartışmaların ve hayranlıkların hedefi olmuştur. Bu makalede, toplum üzerindeki etkisinden gizemlerini çözmeye çalışan en son araştırmalara kadar İskân Kanunu (1934) ile ilgili farklı yönleri inceleyeceğiz. Takip eden sayfalarda, İskân Kanunu (1934)'in ayrıntılı bir analizine dalacağız, birçok yönünü ele alacağız ve bu büyüleyici ve önemli konu hakkında eksiksiz ve güncel bir bakış sunacağız.
İskân Kanunu | |
---|---|
Türkiye Büyük Millet Meclisi | |
Mevzuat metni | İskân Kanunu |
Bölgesel kapsam | Türkiye |
Kabul eden | Türkiye Büyük Millet Meclisi |
Kanun numarası | 2510 |
Kabul tarihi | 14 Haziran 1934 |
Yayımlanma tarihi | 21 Haziran 1934 |
Yürürlük tarihi | 21 Haziran 1934 |
İlga tarihi | 26 Eylül 2006 |
Yöneten kurum | Bakanlar Kurulu |
İlga eden kanun(lar) | |
İskân Kanunu (2006) | |
Durum: İlga edildi |
İskân Kanunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 14 Haziran 1934'te kabul edilen ve 21 Haziran 1934'te T.C. Resmî Gazete'de yayımlanan yasadır.[1][2] Göçle ilgili temel ilkeleri belirleyen yasayla birlikte Türk olmayan azınlıklara yönelik toplu ve zorunlu yeniden yerleştirme yoluyla yeni bir asimilasyon politikası yürürlüğe girdi.[3] 26 Eylül 2006'da yürürlüğe giren İskân Kanunu ile yürürlükten kaldırıldı.[4]
İskân Kanunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 14 Haziran 1934'te kabul edildi. Kanun kamuoyuna açık bir şekilde hazırlandı ve bir hafta sonra T.C. Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.[3] İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'ya göre:[5]
“ | Bu kanun tek dille konuşan, bir düşünen avni hissi taşıyan bir memleket yapacaktır. | ” |
Yerleşim bölgeleri, kişilerin Türk kültürünün uyuşmasına göre üç ayrı bölgeye ayrılmıştır:[6]
Kanuna göre Türk soyundan olsa da beş grubun ülkeye göç etmesine izin verilmedi:[6]
TBMM kaynağı