Bu yazımızda Üretim faktörleri'in büyüleyici dünyasını keşfedeceğiz. Üretim faktörleri, kökeninden günümüz toplumu üzerindeki etkisine kadar insanların hayatında çok önemli bir rol oynamıştır. Tarih boyunca Üretim faktörleri tartışmalara, çalışmalara ve hayranlıklara konu olmuş; akademisyenlerin, meraklıların ve benzer şekilde meraklıların ilgi odağı haline gelmiştir. Üretim faktörleri'i bu kadar alakalı ve heyecan verici bir konu haline getiren farklı yönleri öğreneceğiz, farklı alanlardaki etkisini ve zaman içindeki gelişimini analiz edeceğiz. Kendinizi Üretim faktörleri dünyasına kaptırmaya ve bu heyecan verici temanın sunduğu her şeyi keşfetmeye hazır olun.
Üretim faktörleri, bir ürünün ortaya çıkabilmesi için gerekli olan unsurlardır. Klasik endüstri teoreminde 3 tane olan faktörler, zamanla güncellenerek dördüncü faktör farklı bakış açılarına göre eklenmiştir. Bu bakış açıları arasında Marksizm, NeoKlasik ekonomik yaklaşım veya ekolojik ekonomi gibi kavramlar sayılabileceği gibi, yükselen bir trend olarak bilgi ekonomisi kavramı da sayılabilir.
Klasik ekonomik yaklaşımda 3 temel üretim faktöründen bahsedilebilir. Bu ekonomik
Temel olarak üretime girdi olan faktörler, bir üretimin gerçekleşebilmesi için üretim ekonomisinde bulunan kaynaklardır. Üretim ekonomisinin temelini oluşturan bu yaklaşımda ana aktant fabrikadır. Örneğin bir fabrikada üretim yapılabilmesi için fabrikanın bir yere kurulu olması gerekir, bu kurulu alanın kendisi, fabrikada işlenecek olan tarım, hayvancılık veya doğal kaynaklardan elde edilen madenlerin tamamı üretimin birinci faktörü olan toprak ve doğal kaynaklar arasında sayılabilir. Fabrikanın kurulması, işletilmesi, çalışan maaşlarının ödenmesi, hammadde temini veya tedarik zincirinin çalışması gibi süreçler için sermaye ihtiyacı ve fabrikadaki üretimin sürdürülebilmesi için emek ihtiyacı bulunmaktadır ve dolayısıyla, Sermaye ve Emek de ikinci ve üçüncü üretim faktörlerini oluşturmaktadır.
Üretim ekonomisinde klasik olarak yer alan bu üç faktör, günümüzdeki gelişmelerle değişmektedir. Örneğin, endüstri 4.0 ile insan kaynağına ihtiyaç duyulmadan tamamen robotlar ve yapay zeka ile yapılan üretim süreçleri, klasik ekonominin 3 faktöründen birisi olan emek girdisini tartışmaya açmıştır. Benzer şekilde, gelişen teknoloji ile birlikte, üretimin verimliliğini, hızını, kalitesini belirleyen Teknolojik seviye de bir girdi olarak kabul edilmeye başlamış veya bütün üretim kaynaklarının orkestrasyonu, üretimin başlaması için alınması gereken riskler ve üretim sürecindeki yönetim göz önüne alınarak girişimcilik de bir faktör olarak değerlendirilmeye başlanmıştır.
Marksın yaklaşımına göre üretimin ana faktörü emektir. Marks emeği tanımlarken geniş bir tanımla konuya yaklaşmakta ve her türlü insan gücünü bu tanımın içerisine dahil etmektedir. Hatta, Marksa göre emek ve emek gücü kavramları ayrılmalıdır ve Marks tam olarak emek üzerinde durmaktadır. Buna göre Marksist yaklaşımda üretimin 3 faktörü aşağıdaki şekildedir:
Bu yaklaşımda, merkezde emek olmakla birlikte, emeğin dönüştürdüğü her şey ve emeğin dönüştürürken kullandığı her şey üretimin faktörleri olarak görülebilir. Fabrika örneğine dönülecek olursa, fabrikanın girdisi kabul edilen hammaddeler birer emek konusu, fabrikada kullanılan bütün teknoloji ve makineler de birer üretim aracıdır.
Neoklasik yaklaşım, ana akım yaklaşım olarak görülebilir ve klasik ekonomide bulunan 3 faktörü (toprak, sermaye ve emeği) kabul ederek başlar ve bu faktörlere ilave olarak sıralanabilecek 4. ve hatta 5. faktörleri tartışır. Buna göre aşağıdakilerin her birisi ilave faktörler olarak görülmeye adaydır:
![]() | Ekonomi veya finans ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |