Bu makale, iş, kişisel veya sosyal alanda, günlük yaşamın çeşitli yönlerinde Orta kapasiteli raylı sistem'in önemini ele alıyor. Orta kapasiteli raylı sistem, çevremizdeki dünyaya ilişkin algımızı doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen kararlarımızda, tutumlarımızda ve davranışlarımızda temel bir rol oynar. Tarih boyunca Orta kapasiteli raylı sistem, çeşitli disiplinlerden filozofların, bilim adamlarının, sosyologların ve akademisyenlerin ilgisini uyandıran çalışma, tartışma ve yansıma nesnesi olmuştur. Bu anlamda, Orta kapasiteli raylı sistem'in çeşitli yönlerini ve onun çağdaş toplum üzerindeki etkisinin yanı sıra, onun devam eden evriminden kaynaklanabilecek olası gelecek sonuçlarını araştırmak anlamlıdır.
Orta kapasiteli raylı sistem veya Hafif metro, hafif raylı sistemden daha yüksek, ancak ağır raylı sistemden daha düşük kapasiteye sahip bir raylı ulaşım sistemidir. Orta kapasiteli raylı sistemler genellikle 1 ila 4 birbirine bağlı vagonla işletilir. Çoğu orta kapasiteli raylı sistem, hafif raylı sistem araçlarına benzer araçlar kullanır.[1]
Yolcu sayısı, bir raylı sisteminin ölçeğini belirlediği için, istatistiksel modelleme, planlamacıların raylı sistemin kapasitesini bölgenin ihtiyaçlarına göre belirlemesine olanak tanır. Tahmin edilen yolcu sayısı, hafif raylı sistem ile ağır raylı sistem (metro) sistemi arasındaki hizmet gereksinimleri arasında kaldığında, bir orta kapasiteli sistem projesi önerilir. Ayrıca, bir hızlı transit hattı tek hatlı işletme gibi ağ yetersizlikleri ya da değişen demografik yapılar nedeniyle gereken yolcu sayısına ulaşamazsa, sonuç olarak bir hafif metro sistemi de ortaya çıkabilir.
Hafif raylı sistemlerin aksine, hafif metrolar tamamen hemzemin geçitlerden ayrılmış, yalnızca kendisine ait hatlarda çalışır.[2] Bazı durumlarda, istasyonlar arasındaki mesafe, ağır raylı sistemlerde (metrolarda) bulunan tipik mesafelerden çok daha uzun olabilir. Hafif metro sistemleri, bir havaalanı ya da bir metro ağının ana hattı gibi yüksek kapasiteli başka bir ulaşım sistemine bağlı ara hatlarda işletilmek için de uygun bir seçenek olabilir.
Dünya Bankası'nın bir raporuna göre, hafif metro sistemlerinin kapasitesi saatte tek yönde 15.000 ila 30.000 yolcu (p/h/d) arasında değişmektedir.[3] Karşılaştırmak gerekirse, 30.000 p/h/d üzerindeki taşıma kapasitesi, genellikle ağır raylı sistemler (metro) için standart kabul edilmektedir,hafif raylı sistemlerin yolcu taşıma kapasitesi ise yaklaşık 10.000 ila 12.000 p/h/d ya da 12.000 ila 18.000 p/h/d şeklindedir.[4]
Ancak, bir hattın hafif metro olarak sınıflandırılması için belirlenen kapasite sınırları standartlaştırılmadığı için değişkenlik gösterebilir. Uluslararası tanımlamalardaki tutarsızlıklar, bazen tek bir ülke içinde bile görülebilmektedir.
Hong Kong’da, MTR’nin Ma On Shan hattı, (diğer hatlarda kullanılan 7 ila 12 vagonluk trenler yerine 4 vagonlu SP1950 trenler kullanıldığı için) yerel olarak hafif metro sınıfına alınmıştır. Ancak bu hat, 32.000 p/h/d kapasiteye ulaşabilmektedir ki bu rakam, bazı tam kapasiteli metro sistemlerinin taşıma gücüne denktir. Bununla birlikte, hat gelecekte uzatılmak üzere tasarlandığı için ağır raylı sistem standartlarına göre inşa edilmiştir.[5]
Orta kapasiteli sistemlere ek olarak, "hafif metro" terimi de Avrupa ülkeleri, Hindistan[6] ve Güney Kore[7] gibi bölgelerde yaygın bir alternatif ulaşım metodu olarak kullanılmaktadır.
Ancak bazı ülkelerde, hafif metro sistemleri ile hafif raylı sistemler karıştırılabilmektedir. Güney Kore’de, hafif raylı sistem ifadesi, orijinal Korece terim olan "경전철" (Gyeongjeoncheol), bu terimin kelime anlamı hafif metrodur, fakat pratikteki anlamı "ağır raylı sistem dışındaki, kapasitesi ağır metro ile otobüs taşımacılığı arasında kalan her türlü raylı sistem" şeklindedir.[8]
Örneğin, Uijeongbu'daki U Hattı, orta kapasiteli raylı sistemin bir türevi olan VAL sistemini kullanır ve bu nedenle LRTA ve diğer bazı kaynaklar tarafından “hafif metro” olarak sınıflandırılır,[7] ancak işletmeci firma ve Güney Kore kaynakları bu hattı “hafif raylı sistem” olarak tanımlar.[9]
Busan–Gimhae Hafif Raylı Sistemi de görünüş ve teknik özellikler bakımından hafif metroya benzer, ancak işletmeci tarafından yine "hafif raylı sistem" olarak adlandırılır.[10]
Benzer şekilde, Malezya’daki yetkililer ve medya, Kelana Jaya, Ampang ve Sri Petaling hatlarını yaygın olarak "hafif raylı transit" sistemleri olarak tanımlar.[11][12] Bu hatlar ilk açıldığında verilen Malayca kısaltmalar da hafif raylı sistem ile hafif metro arasındaki farkı net biçimde ayırmamıştır.
Türkiye'de ise yetkililer ve halk, hattın ne kadarının yer altında olduğuna göre, sistemin tramvay mı yoksa metro mu olarak isimlendirileceğine karar vermektedir. Örneğin, Adana metrosu ve Bursa metrosu bunların en büyük örneğidir, istasyonların çoğunluğunun hemzemin ve viyadük üzerinde olması nedeniyle, halk bu sistemlere "metro" gözüyle bakmakta zorluk yaşamaktadır. Bu durum, halkın "metro" sistemlerine yönelik stereotipik bakış açısının bir yansımasıdır, çünkü halk genellikle metronun tamamen yer altı olmasını beklemektedir.
Bunun yanı sıra, yetkililer de hatlar tasarlanırken genellikle orta kapasiteli raylı sistem tabiri yerine hafif raylı sistem olarak planlama yapmaktadır. Bu durum, hafif metro ve hafif raylı sistem arasındaki farkların tam olarak ayırt edilememesine sebep olmuştur.
Light Rail Transit Association (LRTA) adlı kar amacı gütmeyen kuruluş da, birçok toplu taşıma sistemini "hafif metro" olarak sınıflandırmaktadır.[13]
İl | Sistem | Hat(lar) | Açılış |
---|---|---|---|
Adana | Adana Metrosu | M1 (Hastane - Akıncılar) | İlk-Nisan 2009
İkinci-Mayıs 2010 |
Ankara | Ankara Metrosu
(Ankaray) |
A1 (AŞTİ - Dikimevi) | 30 Ağustos 1996 |
Bursa | BursaRay | M1 (Geçit/Balat - Arabayatağı) | 23 Nisan 2002 |
İstanbul | İstanbul Metrosu | M1A (Kirazlı - Yenikapı) | 11 Mart 1989 |
İzmir | İzmir Metrosu | M1 (Narlıdere Kaymakamlık - Evka 3) | 22 Mayıs 2000 |
|tarih=
(yardım)