Günümüz dünyasında Gibson (kokteyl) benzeri görülmemiş bir önem kazanmıştır. Teknoloji, tıp, siyaset veya kültür alanında Gibson (kokteyl), tartışma ve düşüncenin merkezi konusu haline geldi. Küreselleşmenin ve sosyal medyanın ilerlemesiyle birlikte, Gibson (kokteyl) dünya çapında artan sayıda insan için daha erişilebilir ve alakalı hale geldi. Bu makalede Gibson (kokteyl)'in farklı yönlerini ve günümüz toplumu üzerindeki etkisini inceleyeceğiz. Gibson (kokteyl), kökeninden günlük hayata olan etkisine, güncel bağlamdaki öneminden geçerek günümüz panoramasında can alıcı bir nokta olarak ortaya çıkıyor. Sonraki birkaç satır boyunca, Gibson (kokteyl)'in çeşitli yönlerini ve günümüz dünyasındaki rolünü analiz ederek, modern yaşamın farklı alanlarındaki kapsamını ve anlamını anlamaya çalışacağız.
![]() | |
Tip | Mixed drink |
---|---|
Ağırlıklı alkol | |
Servis | Straight up; without ice |
Standart garnitür | |
Standart bardak | ![]() |
Genellikle içindekiler | |
Hazırlama | Buzla birlikte bir çalkalayıcıda iyice karıştırın, ardından soğutulmuş bir martini bardağına süzün. Süsleyin ve servis edin. |
Gibson, cin ve sek vermutla yapılan ve genellikle soğan turşusu ile süslenen bir kokteyldir. Modern haliyle, her yerde bulunan Martini'nin bir kuzeni olarak kabul edilir ve çoğunlukla zeytin yerine soğanla süslenmesiyle ayırt edilir. Ancak, 1908'de Sir David Austin tarafından yayınlanan ilk bilinen tarif de dahil olmak üzere, bir Gibson için en eski tarifler, aromatik bitter maddelerin eklenmesinin nasıl işlendiğine göre daha fazla farklılık gösterir.[1]
Diğer Yasak öncesi tariflerin hepsinde bitterler atlanır ve hiçbiri soğanla süslenmez. Bazıları narenciye kabuklarıyla süslenir. Diğerleri hiç süslenmez. William Boothby'nin 1908 Gibson tarifinden önce soğanla süslenmiş bilinen bir Gibson tarifi yoktur.[2]
Gibson'ın tam kökeni belirsizdir ve kökeni hakkında çok sayıda popüler hikaye ve teori vardır. Bir teoriye göre, popüler Gibson Girl çizimlerini yaratan Charles Dana Gibson tarafından icat edilmiştir. İddiaya göre, New York City'deki Players Club'ın barmeni Charley Connolly'ye bir martiniyi geliştirmesi için meydan okumuştur. Hikayeye göre, Connolly zeytin yerine soğan koymuş ve içeceğe patronun adını vermiştir.[3]
Şimdi daha olası olduğu düşünülen başka bir versiyon, 1890'larda Bohemian Club'da içeceği yarattığını iddia eden Walter DK Gibson adlı tanınmış bir San Francisco iş insanının akrabasıyla 1968'de yapılan bir röportajı anlatır.[4] Charles Clegg, Herb Caen tarafından bu konu sorulduğunda, içeceğin New York'tan değil San Francisco'dan olduğunu söylemiştir.[5] Diğer raporlar da bu teoriyi desteklemektedir; Bohemian Club'ın eski başkan yardımcısı Edward Townsend, 1898'de New York World için yazdığı mizahi bir makalede Gibson'dan ilk kez basılı olarak bahseden kişi olarak kabul edilir.[6]
Bir diğer teori ise, içeceğin ismini aldığı Gibson'ın, James Mason Hutchings'in 1857'de Hutchings'in resimli California dergisinin 1. cildinde (s. 194) yayınladığı eserde görüldüğü gibi, Kaliforniya'nın popüler bir soğan çiftçisi olduğudur:
SOĞAN VADİSİ. 1852 ve '53 kışları boyunca, Soğan Vadisi'ne yirmi beş fit derinliğe kadar kar yağdı, ... Hatta Gibsonville, Seventy-Six, Pine Grove, Whiskey Diggings ve diğer birkaç kasaba bile ticaretlerini burada yapıyorlardı.
İçeceğin kökenine dair diğer hikayelerde, Yasak Dönemi'nde Avrupa'da görev yapan bir Amerikalı diplomat da dahil olmak üzere, sahte iş adamları yer alır. Bir içki içmeyen olduğu söylenmesine rağmen, sık sık kokteyl resepsiyonlarına katılmak zorunda kalırdı ve burada içeceğini diğerlerinden ayırt edebilmek için küçük bir soğanla süslenmiş, soğuk suyla dolu bir martini bardağı isterdi. Benzer bir hikaye, müşterilerini meşhur üç martinili iş öğle yemeklerine çıkaran Gibson adında bir yatırım bankacısını içerir. İddiaya göre, müşterileri sarhoş olurken kendisi ayık kalabilsin diye barmene soğuk su servis ettirirdi; kokteyl soğanı garnitürü, içeceğini müşterilerininkinden ayırt etmek için kullanılırdı.