Günümüz dünyasında Ali İbnü'l-Esîr insanların hayatında temel bir rol üstlenmiştir. Ortaya çıkışından bu yana Ali İbnü'l-Esîr, iletişim şeklimizden günlük faaliyetlerimizi yürütme şeklimize kadar toplumun çeşitli yönleri üzerinde önemli bir etki yarattı. Bu yazıda Ali İbnü'l-Esîr'in günlük hayatımızda oynadığı rolün yanı sıra farklı alanlardaki etkisini de inceleyeceğiz. Popüler kültür üzerindeki etkisinden akademik alandaki önemine kadar Ali İbnü'l-Esîr'in günümüzde büyük ilgi ve alaka konusu olduğu kanıtlanmıştır. Bu araştırma aracılığıyla Ali İbnü'l-Esîr'in hayatımızda oynadığı rolü ve etrafımızdaki dünya üzerindeki etkisini daha iyi anlamaya çalışacağız.
Ali İbnü'l-Esîr | |
---|---|
Doğum | 1160 Cezire-i İbn Ömer, Büyük Selçuklu İmparatorluğu, |
Ölüm | 1233 Musul |
Din | İslam |
Kariyeri | |
Etkiledikleri | Ebu'l Fida |
Ali İbnü'l-Esîr, İbnü'l-Esîr ailesinden üç erkek kardeşlerden ortancasıdır. Tam ismi (Ebü'l-Hasan İzzeddîn Ali b. Muhammed b. Muhammed eş-Şeybânî el-Cezerî) 1160 ila 1233 yılları arasında yaşamış olan Arap[1][2] kökenli İslam tarihçisi.[3]
İslam fetihleri sırasında Irak'a yerleşmiş, Arapların büyük bir kabilesi olan Bekir bin Vail kabilesinin[4] Şeybanoğulları[5] kolundan Arap bir aileye mensuptur.[2] Daha sonra 10. yüzyılda Şehrizor'da yaşarken Büveyhilerin baskısıyla Cizre'ye göç etmişlerdir.[2]
Ünlü erkek kardeşlerden ortancası olan Ali İbnü'l-Esîr, günümüz güneydoğu Türkiye'de Cizre[6] (Jazīrat ibn Umar)'de 1160 yılında doğmuş,[7] bilimsel yaşamının çoğunu Musul'da, fakat sık sık Bağdatı ziyaret etmiştir. Bir zaman için Selahaddin Eyyubi'nin ordusuyla Suriye'de bulunmuş ve sonra Halep ve Şam'da yaşamıştır.
Ali İbnü'l-Esîr, en büyük eseri Al-Kamil fi al-Tarikh kitabını 1230 - 1231 yılları arasında Musul'da yazmıştır. Kitabında ara sıra, kurucusu İmadeddin Zengi olan Zengiler, 12. ve 13. yüzyıllarda Kuzey Irak ve Suriye'de Selçuklu atabeyleri olarak hüküm sürmüş bu hanedanının önemini açıklar. Ayrıca bu eserinde 1099 yılında haçlılar tarafından Kudüs'ün kuşatılmasından ve onların Kudüs'teki bir dağdaki Mescid-i Aksa 'ya saldırıları sırasında onbinlerce Müslümanın öldürüldüğünden bahseder. Ayrıca Gazalî’nin öz geçmişini içeren temel kaynak eserdir.[8]
Ayrıca, Ali İbnü'l-Esîr Sahabe'lerin yaşamı ve onların etkisi hakkında kapsamlı bir biyografiyi (Arapça:أسد الغابة في معرفة الصحابة, Usud al-ġāba fī maʿrifati ṣ-ṣaḥāba) yazmıştır.