Günümüz dünyasında The Bunker (film) çok çeşitli insanlar için büyük önem taşıyan ve ilgi duyulan bir konu haline geldi. The Bunker (film)'den ister tarihi bir figür, ister soyut bir kavram, ister güncel bir konu olarak bahsediyor olalım, alaka düzeyi ve etkisi engelleri ve sınırları aşarak farklı yaşlardan, kültürlerden ve mesleklerden insanları etkiliyor. Bu makalede, günümüzde bu kadar önemli olan bu konunun kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyonunu sağlamak amacıyla The Bunker (film) ile ilgili farklı yönleri keşfetmeye ve analiz etmeye çalışacağız.
Yönetmen | George Schaefer |
---|---|
Yapımcı |
|
Yazar | John Gay |
Oyuncular | |
Müzik | Brad Fiedel |
Görüntü yönetmeni | Jean-Louis Picavet |
Dağıtıcı | Warner Bros. Television Distribution |
Süre | 154 dakika |
Ülke | Amerika Birleşik Devletleri |
Dil | İngilizce |
The Bunker, 1975 yılında James P. O'Donnell'in The Bunker adlı kitabına dayanan Time-Life Productions tarafından üretilen 1981 Amerikan yapımı tarihi savaş filmidir.[1] George Schaefer tarafından yönetilen ve John Gay tarafından beyazperdeye uyarlanan film, Adolf Hitler'in Berlin'deki yeraltı sığınağında ve çevresinde geçen haftalarda Berlin Savaşı öncesi ve sırasında geçen olayları anlatan bir dramatizasyondur. Filmde Hitler rolünde Anthony Hopkins'in yanı sıra Richard Jordan, Susan Blakely ve Cliff Gorman yer alıyor.
Film 1945'te, Amerikalı muhabir James O'Donnell'in (James Naughton) bir paket sigarayla bir Sovyet nöbetçisine rüşvet vererek Führerbunker'e girmesiyle başlar. Film daha sonra Ocak ve Mayıs 1945 arasında sığınakta yaşayanların hikâyesini uzun bir geçmişe dönüş olarak anlatmaktadır. Filmde Berlin'in kuşatılması, Hitler'in Albert Speer ile son görüşmesi ve Speer'in Hitler'in çorak toprak politikasını sabote etme girişimleri, Speer'in Hitler'i sığınakta öldürmeye yönelik başarısız planı, Hitler'in Heinz Guderian'ı görevden alması, Hitler'in Heinrich Himmler ve Hermann Goering'i kovması, Alman kuvvetlerinin kuşatmayı kaldıramaması, Goebbels'in çocuklarının öldürülmesi, Hitler'in Eva Braun ile düğünü ve Hitler, Braun ve Goebbels'in intiharları gösterilmektedir.
Film, hayatta kalan grupların Reich Şansölyesi'nin sığınak kompleksini terk etmesiyle sona erer. Son sahnede, sığınağın tamircisi ve son kalan kişisi Hentschel'i, Hitler'in savaşırken öldüğüne dair bir radyo duyurusunu dinlerken gösteriyor. Radyoya tiksinerek bir dizi kağıt fırlatır ve sahne, hayatta kalanların kaderini açıklayan sesli bir dizi durağan görüntüye dönüşür. Son hareketsiz görüntüde, Hitler'in iktidara gelişi sırasında O'Donnel'in seslendirmesiyle yaptığı bir konuşmadır: