Günümüz dünyasında Neşet Günal toplumda merkezi bir yere sahiptir. Kişisel, profesyonel veya kültürel düzeyde Neşet Günal'in yaşamlarımız üzerinde önemli bir etkisi vardır. Tarih boyunca Neşet Günal, farklı alanlarla ilgisini gösteren çalışma, tartışma ve tartışmaların konusu olmuştur. Bu makalede Neşet Günal'in rolünü ve toplumun çeşitli yönleri üzerindeki etkisini araştıracağız. Politika üzerindeki etkisinden teknolojiye katılımına kadar Neşet Günal, etrafımızdaki dünyayla etkileşim şeklimizde çok önemli bir rol oynuyor. Ayrıca Neşet Günal'in zaman içinde nasıl bir evrim geçirdiğini ve günümüzde nasıl ilgi konusu olmaya devam ettiğini inceleyeceğiz.
Neşet Günal | |
---|---|
Neşet Günal | |
Genel bilgiler | |
Doğum | 1923 Nevşehir, Türkiye |
Ölüm | 26 Kasım 2002 (79 yaşında) İstanbul, Türkiye |
Evlilik(ler)i | Ulucay (Olcay) Hanım |
Çocukları | 2 |
Alanı | ressam |
Sanat eğitimi | |
Ödüller | |
1969 30. Devlet Resim Heykel Sergisi’nde “Kör Hasan’ın Oğlu” adlı resmi ile Birincilik Ödülü
1989 Sedat Simavi Vakfı Görsel Sanatlar Ödülü | |
Neşet Günal (1923, Nevşehir - 26 Kasım 2002, İstanbul) Türk ressam ve öğretim üyesi.
Günal, Nevşehir'e bağlı (eski adı Kızılcin – Kızılin olarak bilinen) Özyayla Köyü’nde, Rıza Günal ve Ayşe Dağarslan çiftinin ilk çocuğuydu.[1] İlk öğrenimini Şereflikoçhisar’da, orta öğrenimini ise Nevşehir’de tamamladı. Nevşehir Belediyesi’nin bursu ile 1939 yılında, sınavlarını kazanarak girdiği; şimdiki adı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Leopold Levy’nin öğrencisi olarak 1946’da birincilikle mezun oldu.
Akademiden mezun olduktan sonra, iki yıl Ankara Devlet Tiyatroları’nda dekoratör olarak çalıştı.
1946 yılında UNESCO’nun Paris’te düzenlediği Modern Sanat konulu sergide, katılan Türk sanatçılar arasında yer aldı. 1948’de devlet bursu ile Paris’te “Ecole Nationale Supérieur des Beaux Arts”da Fresk uzmanlık öğrenimi gördü. Resim Çalışmalarını Fernand Léger Atölyesi’nde sürdürürken; Fransa, İtalya ve İspanya’da inceleme gezileri yaptı. Burada duvar resmi ve fresk tekniğini öğrendi. Rahatsızlığı nedeniyle üç yıl değişik hastahanelerde tedavi gören sanatçı, 1954 yılında yurda döndü. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde asistan oldu. İlk kişisel sergisini 1955 yılında Ankara Helikon Derneği Galerisi'nde açmış, 1956 yılında yeni meclis binası resimleri için görevlendirilmiştir.
Ankara Hacettepe Hastanesi’ne 30 m2 İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’ne ise 20 m2 Fresk yaptı.
1963 yılında Fransız Hükûmeti’nin sanat bursuyla tekrar Paris’e gitti. Vitray ve Gobelin resimsel halı tekniklerinde çalışmalar yaptı. Döndüğünde İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ne öğretim görevlisi olarak atandı. Aynı yıl Doçent, 1970 yılında ise Profesör oldu. 1975 yılından itibaren beş yıl “Bölüm Başkanlığı” ardından da iki yıl dekan olarak görev yaptığı İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nden 1983'te kendi isteğiyle emekli oldu.
Sanatçı 26 Kasım 2002 tarihinde 79 yaşında ardında yüzlerce figüratif eser bırakarak yaşamını yitirdi. Eşi Ulucay (Olcay) Hanım'la evliliğinden Zeynep ve Sevi isimli iki kız çocuğu vardır.[1]
Türkiye'de figüratif resim sanatının öncüsü, en önemli temsilcisi; eksiksiz deseni, kompozisyonu ve ifade gücüyle Türk resminin klasiklerinden biri olarak anılıyor.[2] Biçim estetiği kübistlere ve Léger'e benzerlik gösterir. Resimlerinde tema olarak Anadolu insanı, zor yaşam şartları hakim olup bu yönüyle sosyal içerikli bir sanat anlayışı benimser. 1958 yılından itibaren ekol hâline gelen el ve ayak motiflerinde abartılı kocaman gözleri ile hayatı sorgulayan kocaman gözleri ile Anadolu insanı hantal görüntüsü ile yer alır.[3]
Neşet Günal[3]
Çocuklar (1996), Korkuluk (1989), Duvar Dibi (1981), Toprak Adamı (1974), Sorun-Sorum (1996), Atölye Ziyareti(1946), Dörtlü Güzellik(1951), Bağ Bozumu(1956), Ana ve Çocuklar(1958) Kapı Önü (1978) ve Başakçılar (1984)