Bu makalede Darb-ı Sak Kalesi'in çağdaş toplum üzerindeki etkisini araştıracağız. Darb-ı Sak Kalesi küresel sahneye çıktığı günden bu yana büyük ilgi uyandırdı ve siyaset, kültür, teknoloji, bilim gibi farklı alanlarda sayısız tartışmaya yol açtı. Bu anlamda, Darb-ı Sak Kalesi'in yaşama, düşünme ve çevremizdeki dünyayla ilişki kurma şeklimizi nasıl dönüştürdüğünü kapsamlı bir şekilde analiz etmeyi öneriyoruz. Bu sayfalarda, bu olgunun kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyonunu sağlamak amacıyla Darb-ı Sak Kalesi'in toplumumuz için sunduğu hem olumlu yönleri hem de zorlukları inceleyeceğiz.
Darb-ı Sak Kalesi | |
---|---|
Kırıkhan, Türkiye | |
![]() Kalenin görünümü | |
![]() | |
Koordinatlar | 36°31′53″K 36°21′51″D / 36.53139°K 36.36417°D |
Tip | Kale |
Darb-ı Sak Kalesi, Türkiye'nin Hatay ilinde bulunan bir kaledir. Kalenin ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte; M.Ö. 333 yılında, Pers Kralı Darius’un Büyük iskender’e karşı İssos Savaşı’ndan önce karargah kurduğu mekan olarak dikkat çeker.Kaynak hatası: <ref>
etiketi için </ref>
kapanışı eksik (Bkz: Kaynak gösterme)
Kale, iki hafta süren şiddetli bir kuşatmanın ardından 1188'de Selahaddin Eyyubi'nin eline geçti. Antakya Prensliği ile Kilikya Ermeni Krallığı arasındaki Amanos yürüyüşlerinin kilit noktasında bulunan hem Tapınakçılar hem de Ermeniler, kaleyi geri almak için can atıyordu. Ermenistan kralı I. Levon 1205'te onu ele geçirmeye çalıştı ancak savunucular tarafından geri püskürtüldü. Tapınakçılar da 1237'de onu geri almak için bir sefer başlattılar, ancak pusuya düşürüldüler ve ağır kayıplara uğrayarak ağır bir yenilgiye uğradılar.
Moğolların Suriye'yi işgalinde burayı ele geçirmesinin ardından 1261'de I. Hethum tarafından yeniden işgal edildi. Ancak Ermenilerin bunu uzun süre tutması mümkün değildi. 1266'da Mari Muharebesi'nde Ermeni ordusunun yenilgisinden sonra Hethum, oğlu Levon'a fidye vermek için kaleyi Memlüklere teslim etmeyi kabul etti. 1268 yılında Mısır Memlük sultanı Baybars'ın eline geçmiştir.
1280 yılında Halep'i yağmalamak için ilerleyen Abaka Han tarafından kale geçici olarak geri alındı, ancak Suriye'den çekildiğinde terk edildi.