Bugün Abdüllatif Suphi Paşa'in büyüleyici dünyasına dalmak istiyoruz. Tarihten, bilimden, teknolojiden, sanattan veya başka herhangi bir alandan bahsediyor olsak da, Abdüllatif Suphi Paşa etrafımızdaki dünyayı anlamamızda temel bir rol oynuyor. Abdüllatif Suphi Paşa, başlangıcından şu anki evrimine kadar araştırma ve tartışma konusu olmuş, toplumun farklı yönleri üzerinde büyük ilgi ve etki yaratmıştır. Bu makale boyunca, bu ilgili ve ilgi çekici konuya kapsamlı ve kapsamlı bir bakış sunmak amacıyla Abdüllatif Suphi Paşa ile ilgili farklı yönleri ve bakış açılarını inceleyeceğiz.
Abdüllatif Suphi Paşa | |
---|---|
![]() | |
Evkaf-ı Hûmayun Nazırı | |
Görev süresi 1861-1867 | |
Maarif Nazırı | |
Görev süresi 1867-1868 | |
Şûrayı Devlet Başkanlığı | |
Görev süresi 1868-1871 | |
Görev süresi 1873 - ? | |
Suriye Valiliği (vezir rütbesi) | |
Görev süresi 1871-1873 | |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 11 Kasım 1818 Tripolis, Mora |
Ölüm | 17 Ocak 1886 (67 yaşında) İstanbul |
Defin yeri | II. Mahmud Türbesi |
Milliyeti | ![]() |
Çocuk(lar) | Hamdullah Suphi Tanrıöver |
Ebeveyn(ler) | Abdurrahman Sami Paşa (Babası) Nezih Bey (Dedesi) |
Mesleği |
Abdüllatif Suphi Paşa veya Sami Paşazade Subhi Paşa (11 Kasım 1818, Tripolis, Mora, - 17 Ocak 1886, İstanbul). Osmanlı devlet adamı ve yazar.
Osmanlı Devleti'nde Evkaf, Maarif, Ticaret ve Maliye Nâzırlığı görevlerinde bulunmuş olan Abdullatif Suphi Paşa, Osmanlı Devleti'nin ilk Maarif Nazırı (Eğitim Bakanı) Abdurrahman Sami Paşa'nın oğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Millî Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver'in babasıdır.
Devlet adamlığının yanı sıra nümismatik ve tarihle ilgilenen Abdüllatif Suphi Paşa, ilk Türk nümismatıdır.[1]
Kitaplara ve eski eserlere olan özel ilgisi ile de tanınır.[2] Sanayi-i Nefise Mektebi ile Müze-i Hümayun (İstanbul Arkeoloji Müzesi) onun çabaları sonucu kurulmuştur.[2]
İlk Türk romanının yazarı Samipaşazade Sezai'nin kardeşidir.
1818'de Mora'da dünyaya geldi. Babası, Mora'daki Cerrahi Tekkesi’nin şeyhi Abdurrahman Sami Paşa idi. Aile, Yunan İsyanı sırasında bir süre isyancıların elinde esir kalmış; aile reisi dedesi Nezih Bey öldürülmüştü.[3] Rum ileri gelenlerin devreye girmesi ile babasının Mısır'a gitmesine izin verilince aile Mora'dan ayrılabilmişti[4] Öğrenimini Mısır'da tamamlayan Abdüllatif Suphi, önce babasının yanında maiyet memurluğu; sonra Mısır hidivi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın özel kaleminde kâtiplik yaptı. Mehmed Ali Paşa'nın teşvikiyle İbn Haldun'un tarihinin ikinci ve üçüncü kitabını Türkçeye çevirmeye başladı.[2]
Mısır'da hidivliğe I. Abbas'ın geçmesi üzerine 1849'da babasıyla birlikte Osmanlı Devleti'nin başkenti İstanbul'a göç etti, Osmanlı Devleti'nin hizmetine girdi. Ailesiyle Horhor’da bugün Tıp Tarih Enstitüsü olarak kullanılan konakta yaşadı.[4]
1849'da Meclis-i Maarifi Umumiye'de ve 1854'te Meclis-i Valayi Ahkâmı Adliye üyeliklerinde bulundu. 1861 yılında Evkaf-ı Hûmayun Nazırı, 1867'de Maarif Nazırı oldu. Maarif Nazırlığı sırasında kız çocuklar için okullar açılmasına özel önem verdi, bu okullarda okutulacak müfredatı hazırladı[5]
Sonra Şûrayı Devlet başkanlığı (1868), vezir rütbesiyle Suriye valiliği (1871), ikinci kez Şûrayı Devlet başkanlığı (1873) yaptı.[3]
II. Abdülhamit döneminde evkaf, maarif, maliye, ticaret nazırlıklarında bulundu.[3] Ticaret Lisesi ve Sanay-i Nefise Mektebi kurulmasına öncülük yaptı. Arkeolojik eserleri Aya İrini Kilisesi'nden Çinili Köşk'e naklettirdi ve ülkedeki ilk müze oluşumu olan Müze-i Hümayun'un orta binalarinin temelini attrdı.
1879'da babasının ölümü üzerine Moreviler diye bilinen ailesinin reisliğini üstlendi.[4]
17 Ocak 1886 tarihinde İstanbul'da hayatını yitirdi. II. Mahmut Türbesi'ne babasının yanına gömüldü.
Arapça, Farsça, Fransızca, Rumca bilen Abdüllatif Suphi Paşa, devlet adamlığının yanı sıra bir yandan da nümismatik ve tarihle ilgilendi, değerli bir para koleksiyonu vardı. Kendisi, ilk Türk nümismatik kabul edilir.
15 evlilik yapan palan 25 çocuğu dünyaya geldi.[4] Çocuklarından en tanınanları şair ve yazar Ayetullah Bey ve Türkiye Cumhuriyetinde Millî Eğitim Bakanlığı da yapan en küçük oğlu, ünlü Türkçü siyasetçi Hamdullah Suphi Bey’dir; bestekâr Suphi Ziya Bey'in dedesidir.
Abdüllatif Suphi Paşa'nın dört eseri vardır:[2]
çeviriye başlamış; çeviriyi daha sonra tamamlayarak İstanbul'da bastırmıştır.