Bugün Teke Yarımadası, dünyanın her yerindeki insanların çok çeşitli ilgi alanlarını ve endişelerini kapsayan bir konudur. Siyasi konulardan teknolojik gelişmelere kadar Teke Yarımadası, modern toplumun temel bir parçası haline gelen bir konudur. Sosyal ve kültürel dinamiklerdeki hızlı değişimle birlikte Teke Yarımadası, günlük konuşmaların yanı sıra kişisel ve kolektif düzeyde karar alma süreçlerinde de daha büyük bir rol kazandı. Bu nedenle Teke Yarımadası'in farklı yönlerini ve boyutlarını keşfetmenin yanı sıra onun yaşamlarımız ve çevremizdeki dünya üzerindeki etkisini anlamak önemlidir. Bu makalede Teke Yarımadası'in birçok boyutundan bazılarını inceleyeceğiz ve mevcut bağlamdaki anlamı üzerinde düşüneceğiz.
Teke Yarımadası, Türkiye'nin güney batısında Antalya Körfezi ile Fethiye Körfezi arasında Akdeniz'e doğru uzanan yarımadadır.[1] Göller Bölgesi'yle kuzeyden sınırlanır. Eski çağlarda Likya olarak bilinirdi. İsmi 14. yüzyıl başından 15. yüzyıl ortalarına kadar bölgeye hakim olmuş Tekeoğulları Beyliğinden gelmektedir. Teke Yöresi olarak da bilinmektedir. Bitki örtüsü makidir.
9/16 lık hareketli türküler, teke zortlatması, kıvrak zeybekler ve uzun hava türünde gurbet havaları, boğaz havaları yörenin karakteristik müziklerindendir. Dokuz vuruşlu tahtacı semahları da görülür. Başlıca çalgılar; bağlama, elle çalınan üç telli bağlama, kabak kemane, sipsi, artık çok az kullanılan hegit, kaval,davul ve zurnadır. 9/16 lık türküler bağlama ile ‘teke mızrabı' denilen’ ters üçlemeli özel bir mızrap tavrıyla çalınır.
![]() | Akdeniz Bölgesi ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |