Günümüz dünyasında, Son Oyun geniş bir insan kitlesi için büyük önem taşıyan ve ilgi duyulan bir konu haline geldi. Toplum üzerindeki etkisi, işyerindeki önemi veya tarihteki önemi nedeniyle Son Oyun birçok kişinin dikkatini çekti ve çeşitli çevrelerde yoğun tartışmalara yol açtı. Bu makalede Son Oyun'in farklı yönlerini inceleyerek geçmişteki, günümüzdeki ve gelecekteki etkisini analiz edeceğiz. Kökenlerinden olası uzun vadeli sonuçlarına kadar kapsamını ve anlamını daha iyi anlamak için Son Oyun dünyasını derinlemesine inceleyeceğiz.
![]() Kitabın kapak resmi | |
Yazar | Ahmet Altan |
---|---|
Kapak sanatçısı | Bülent Erkmen |
Ülke | Türkiye |
Dil | Türkçe |
Tür | Roman |
Yayım | 2 Nisan 2013 |
Yayımcı | Everest Yayınları |
Sayfa | 408 |
ISBN | 978-605-141-642-7 |
Son Oyun, Ahmet Altan'ın kitapları pek satmayan bir yazarın küçük bir kasabaya gitmesi ve orada bir cinayet işlemesini anlatan romanıdır. 2 Nisan 2013'te çıkan kitabın kapağı Bülent Erkmen tarafından tasarlanmıştır.[1] Kitapta kadın-erkek ilişkilerini, yerel merkezlerdeki iktidarlık çatışmalarını, Tanrı ile
Gerçekliğinden emin olamayacağı bir kuşkuya kapılıp bir anlık çaresizlikle cinayet işleyen, kaçmak yerine onu bu noktaya getiren tesadüfleri tek tek hatırlayarak tanrı ile hesaplaştığı uzun bir gecenin hikâyesini anlatan kitap, özellikle kadın erkek ilişkilerine, kasabadaki iktidar çatışmaları üzerinde duruyor.
Her şey ailesini trafik kazasında kaybetmiş, popüler olmayan bir yazarın küçük bir kasabaya giderken Zuhal adında bir kadın ile tanışması ile başlıyor. Zuhal'le karşı bir şeyler hissetmeye başladığı sırada Zuhal'in Mustafa'ya(Belediye başkanı) âşık olduğunu söylemesi işleri karıştırıyor. Kasabaya yerleşip insanların görünmeyen yüzlerini görmek isterken, teyzesine âşık olan bir genç, eş değiştiren eczacı, hayat kadını Sümbül ve diğerleri ile tanışır. Jandarmanın olaya el koyması ile biten iktidar savaşında iki tarafa da çekilmeye çalışılan yazar bu savaşın taraflarının kadınları ile garip bir ilişki içinde bulur.