Bu yazıda günlük hayatımızın çeşitli alanlarını etkileyen temel bir husus olan Hanya Kuşatması (1660) konusunu detaylı olarak inceleyeceğiz. Hanya Kuşatması (1660), etkisi sağlıktan teknolojiye, kültürden politikaya kadar farklı yönlere uzandığı için günümüz toplumunda büyük ilgi ve tartışma yaratan bir kavramdır. Bu analiz boyunca, Hanya Kuşatması (1660)'in farklı yönlerini ve sonuçlarını derinlemesine inceleyerek onun günümüz dünyasındaki önemini ve etkisini anlamaya çalışacağız. Ayrıca, bu konuyla ilgili eksiksiz ve zenginleştirici bir vizyon sağlamak amacıyla Hanya Kuşatması (1660) hakkındaki farklı bakış açılarını ve görüşleri araştıracağız.
Hanya Kuşatması | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1645-1669 Osmanlı-Venedik Savaşı | |||||||||
![]() XVII. yüzyılda Hanya kalesi ve limanı | |||||||||
| |||||||||
Taraflar | |||||||||
![]() |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() | ||||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||||
![]() |
![]() ![]() ![]() ![]() | ||||||||
Güçler | |||||||||
5-10.000 asker |
106 gemi 8-10.000 asker | ||||||||
Kayıplar | |||||||||
Hafif | Nispeten ağır |
Hanya Kuşatması, 1645-1669 Osmanlı-Venedik Savaşı sırasında gerçekleşen kuşatmaydı.
Venedik donanmasının karaya çıkardığı Venedik-Fransız birliğinin 22 Ağustos-15 Eylül 1660 tarihinde icra ettiği kuşatma Türk birliklerince püskürtüldü.
Osmanlı donanmasının 1657 yılında Çanakkale zaferini müteakip Bozcaada ve Limni'yi Venedik işgalinden kurtarmasının ardından Ege Denizi'ndeki Venedik baskısı hafifledi.
Buna mukabil, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1658 yılında Erdel Krallığı'yla savaşa girişmesiyle Osmanlı ordusunun odağı Girit'ten Macaristan cephesine kaydı. İstanbul başkentinin Girit'in tamamen Osmanlılara terki koşuluyla barış teklifi ise Venedik tarafından kabul edilmedi.
Bu atmosferde 1658 ve 1659 yılları Girit ve Ege Denizi'nde nispeten sakin geçerken, Venedik 1660 yılında Batılı müttefiklerinin (Malta, Toskana ve Papalık) her seneki desteklerine ilaveten Fransa Krallığı'ndan aldığı kuvvetli takviyeyle taarruz gücünü yeniden ele geçirdi.
Francesco Morosini komutasındaki[1] Venedik donanması 1660 Nisan'ında Eğriboz'a saldırmayı hedeflediyse de buradaki Türk garnizonunun kuvveti karşısında taarruza yeltenmedi ve Çuha Adası'na çekildi. 8 Mayıs'ta burada Fabrizio Ruffo komutasında 7 gemilik Malta filosuyla birleşti. 29 gemiye ulaşan Venedik-Malta donanması 18 Mayıs'ta Midilli civarında 14 gemilik Osmanlı filosuna rastladıysa da taraflar arasında muharebe olmadı. Tekrar Çuha Adası'na çekilen Venedik-Malta donanmasına 28 Mayıs'ta 4 Toskana ve 3 Papalık kadırgası da katıldı. Ertesi gün ise Chevalier Paul komutasında 17 gemilik Fransız filosunun katılımıyla Venedikliler taarruz için önemli bir güce kavuştular. Ağustos'a kadar gelen ilave takviyelerle 106 parçalık (35 kadırga, 6 kalyon, 35 yelkenli ve 30 yardımcı gemi) bir güce ulaşan müttefik donanma 25 Ağustos 1660'da Suda Körfezi'ne 8-10.000 askerlik bir güç çıkardı.
Bu kuvvetler Osmanlıların Girit'teki güçlerinin ana merkezi olan Hanya'yı ele geçirmeyi hedefledi. Bu sayede savaşın gidişatının tersine döndürülmesi de mümkün olabilecekti. Taarruzlarda kale çevresindeki bazı tabyalar ele geçirildiyse de Türk garnizonu kaleye yönelik taarruzları püskürtmeyi başardı.[2] Müttefik ordu 15 Eylül'de kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldı.
Hanya'daki başarısızlık sonrasında kuşatmaya katılanlardan hayatta kalan askerler yeniden gemilere bindirildi ve Girit'teki Venedik direnişinin merkezi Kandiye'ye götürüldü. Burada kaleyi abluka altına almış bulunan Türk birliğine yönelik huruç harekâtı düzenleyen Venedik-Fransız birliği 17 Eylül 1660'ta meydana gelen Kandiye Muharebesi'nde yenilgiye uğradı.[3]