Düşünce deneyi

Günümüz dünyasında Düşünce deneyi toplumun farklı kesimlerinden çok sayıda insanın dikkatini çekmeyi başarmıştır. Etkisi önemli ölçüde yayıldı ve hem ilgi hem de tartışma yarattı. Çeşitli bakış açıları ve görüşler sayesinde Düşünce deneyi bugün güncel bir konu haline geldi. Düşünce deneyi, popüler kültüre olan etkisinden siyasi ve toplumsal meselelere olan ilgisine kadar büyük önem taşıyan bir konu olarak öne çıkmayı başardı. Bu makalede Düşünce deneyi'in çeşitli boyutlarını ve çağdaş toplum üzerindeki etkisini inceleyeceğiz.

Schrödinger'in kedisi (1935) bir kedinin canlı olup olmadığını daha önce gerçekleşmiş olan rastgele bir olayla ilişkilendirmektedir. Deney, Kopenhag yorumunun günlük kullanımdaki nesnelere uygulanmış halini betimlemektedir.

Düşünce deneyi; bir deneyde, varsayım ya da kuramı aydınlatacak önermeye verilen addır.[1]

Deneyin yapısına bağlı olmak üzere bazı deneyleri uygulamak olanaksız olabilir. Deneyin gerçekte uygulanabilir olduğu durumlarda ise deneyi gerçekleştirme isteği var olmayabilir. Düşünce deneyinin asıl amacı deneyin olası sonuçlarını önceden kestirebilmektir.

Schrödinger'in kedisi, Laplace'ın şeytanı ve Maxwell'in cini dünyaca ünlü düşünce deneyleri arasında gösterilebilir.

Kaynakça

  1. ^ "Öğretiler ve varsayımlar … belirli bir varsayımın diğer doğal yasalarla ilintili olup olmadığını anlayabilmek için düşünce deneyi olarak tanımlanmalıdırlar." — Hans Christian Ørsted ("First Introduction to General Physics" ¶16-¶18, Kopenhag Üniversitesi'nde verilen halka açık derslerin bir bölümü. Kopenhag, 1811