Günümüz dünyasında COINTELPRO giderek artan ilgi ve tartışma konusu haline geldi. Bu kadar çok farklı görüş, araştırma ve bakış açısı varken bu konuda kesin bir sonuca varmak zordur. Ancak COINTELPRO'in tutkuları uyandırdığı ve insanlarda zihniyete meydan okuduğu inkar edilemez. Bilimsel, sosyal, politik veya ekonomik açıdan bakıldığında COINTELPRO tartışma yaratmaya ve dünya çapında milyonlarca insanın hayatını etkilemeye devam ediyor. Bu yazıda COINTELPRO'in çeşitli yönlerini inceleyeceğiz ve bu çok karmaşık konuya biraz ışık tutmaya çalışacağız.
COINTELPRO (Counter Intelligence Program), Amerika Birleşik Devletleri Federal Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen; Amerikan siyasi örgütlerini gözetlemeyi, sızmayı, itibarını sarsmayı ve taciz etmeyi amaçlayan[1][2] bir dizi gizli ve gayri resmi bir proje idi.[3][4] FBI kayıtları, COINTELPRO kaynaklarının FBI'ın yıkıcı olarak kabul ettiği, feminist örgütler, ABD Komünist Partisi, Vietnam Savaşı karşıtları, sivil haklar hareketi veya Siyah Güç hareketi aktivistleri, çevreci ve hayvan hakları örgütleri, Amerikan Kızılderili Hareketi ile Porto Riko bağımsızlık hareketleri, daha geniş olan Yeni Sol ve bunlardan ayrı Ku Klux Klan gibi çeşitli grupları ve bireyleri hedef aldığını göstermekteydi.[5]
FBI, başlangıcından bu yana yerel siyasi gruplara karşı gizli operasyonlar kullansa da resmi COINTELPRO etiketi altında gizli operasyonlar 1956 ile 1971 yılları arasında gerçekleşti.[6] COINTELPRO taktikleri günümüzde de hala kullanıldığı ve psikolojik savaş yoluyla sahte belgeler kullanarak ve medyaya yanlış raporlar yerleştirerek kişileri ve grupları karalamak, taciz, haksız hapis ve suikast dahil olmak üzere yasadışı şiddet gibi hedeflerin itibarını sarsan hedefler içerdiği iddia edilmektedir. Bir senato raporuna göre, FBI'ın amacı ulusal güvenliği korumak, şiddeti önlemek ve mevcut sosyal ve siyasi düzeni korumaktı.[7]