Bugün Bayezid Medresesi, geniş bir kitlenin ilgisini çeken ve geçerliliğini koruyan bir konudur. Toplum üzerindeki etkisi, tarihsel önemi veya popüler kültür üzerindeki etkisi nedeniyle Bayezid Medresesi sürekli tartışma ve araştırma konusu olmaya devam ediyor. Bayezid Medresesi, başlangıcından günümüze kadar insan yaşamının farklı yönlerinde bir dönüm noktası olmuştur ve önemi yadsınamaz. Bu makalede, bu önemli konuya eksiksiz ve zenginleştirici bir bakış sunmak amacıyla Bayezid Medresesi'in çeşitli yönlerini ve çeşitli alanlardaki etkisini inceleyeceğiz.
![]() Medresenin giriş kısmı (Mayıs 2014) | |
![]() | |
Eski ad(lar) | II Beyazid Külliyesi |
---|---|
Diğer ad(lar) | Havuzlu Medrese |
Genel bilgiler | |
Durum | Aktif |
Tür | Medrese |
Şehir | İstanbul |
Ülke | ![]() |
Koordinatlar | 41°00′36″K 28°57′48″D / 41.01000°K 28.96333°D |
Başlama | 1506 | )
Tamamlanma | 1508 | )
Açılış | 1507 | )
Yenileme | 1931, 1945, 1968, 1981 |
Tasarım ve inşaat | |
Mimar(lar) | Yusuf Bin Papas |
Resmî site | |
Bayezid Medresesi, Osmanlı Padişahı II. Bayezid tarafından İstanbul'da Bayezid külliyesinin bir parçası olarak 1506-1508'de inşa ettirilen medrese
Eskiden giriş kapısının sağında, büyük dikdörtgen havuz bulunduğundan, halk arasında "Havuzlu Medrese" olarak da bilinir.[1] Bayezid Medresesinin yapımına Bayezid Camii'nin inşasının bitiminden sonra başlandı. Camiinin kuzey batısında ve biraz uzağında olan klasik medrese planında bir yapı olan medresenin inşaatı 1507'de tamamlandı. Mimarı Yusuf Bin Papas'tır.
Medrese, 1509 depreminde büyük hasar gördü fakat hemen sonra tamir edildi ve şehrin en önemli medreselerinden biri haline geldi. Vakfiyesinde, şeyhülislamların müderrislik yapması şart koşulmuştu. Ancak şeyhülislamların işlerinin yoğunluğu nedeni ile, eğitim için yerlerine vekil tayin ettikleri anlaşılmaktadır.[1]
Cumhuriyet devrinde evrak tevzi yeri, fakirler için yerleşme yeri ve bir sürede yurt olarak kullanıldıktan sonra müze ve kütüphane oldu.[1] Şişli'de bir ahşap binada (bugünkü Atatürk Müzesi) oluşturulmaya başlanan şehir kütüphanesi ve “İnkılap Vesikaları Müzesi” 1931 yılında medreseye taşındı. Kütüphane 10 Temmuz 1939'da resmî bir törenle hizmete açıldı. Müze kısmı 1945'te Saraçhanebaşı'ndaki Gazanfer Ağa Medresesi’ne taşındı; kütüphanenin adı "İstanbul Belediye Kütüphanesi" oldu. Kütüphane, 1981'de Taksim'deki yeni bir binaya taşındı ve Atatürk Kitaplığı adıyla hizmet vermeye başladı.
Kütüphanenin taşınmasından sonra Bayezid Medresesi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edildi. İlk kez 1968 yılında Yavuz Selim Medresesi'nde açılan Yazı Müzesi restorasyondan sonra Bayezid Medresesi'ne taşındı ve 28 Ekim 1984 tarihinde Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi olarak ziyarete açıldı.[1]