Günümüz dünyasında Antikolinerjik toplumda çok önemli bir rol üstlenmiştir. Etkisi siyasetten popüler kültüre kadar hayatın her alanına yayılıyor. Antikolinerjik gün geçtikçe daha alakalı hale geliyor ve etkisi her yerde hissediliyor. Bu makalede, Antikolinerjik'in toplumun farklı yönlerinde oynadığı rolü ve zaman içinde nasıl geliştiğini ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Antikolinerjik, başlangıcından şu anki durumuna kadar her türden izleyicide benzeri görülmemiş bir ilgi uyandırdı, tartışmalara ve yansımalara yol açtı. Bu nedenle, önemini anlamak ve sürekli değişimlerine nasıl uyum sağlayacağını bilmek için Antikolinerjik'i çevreleyen çeşitli açıları yakından incelemek önemlidir.
Antikolinerjikler, merkezi ve periferik sinir sistemindeki sinapslarda asetilkolin (ACh) adı verilen nörotransmitterin etkisini bloke eden bir madde grubudur.[1][2]
Bu maddeler, ACh'nin sinir hücrelerindeki reseptörüne bağlanmasını, seçici olarak bloke ederek parasempatik sinir sistemini inhibe eder. Parasempatik sistemin sinir lifleri gastrointestinal sistemde, idrar yollarında, akciğerlerde, ter bezlerinde ve vücudun diğer birçok yerinde bulunan düz kasların istemsiz hareketinden sorumludur.
Antikolinerjik ilaçlar çeşitli durumları tedavi etmek için kullanılır:
20. yüzyılın başına kadar antikolinerjik ilaçlar psikiyatrik bozuklukların tedavisinde yaygın olarak kullanılıyordu.[5]
Antikolinerjik alkaloidler (diğerlerinin yanı sıra atropin, skopolamin ve hiyosiyamin dahil) içeren en yaygın bitkiler şunlardır:
Anticholinergics have antisecretory activities and decrease nasal and bronchial secretions, salivation, lacrimation, sweating and gastric acid production, and can be used to decrease secretions in allergic and inflammatory diseases. Anticholinergics relax smooth muscle in the gastrointestinal tract, bladder and lung and can be used for gastrointestinal, urological or respiratory conditions associated with spasm and dysmotility.