Bu makalede Anadolu Türk Evi'i farklı bakış açılarından ve farklı bağlamlarda inceleyip analiz edeceğiz. Anadolu Türk Evi dünya çapında insanların dikkatini çeken bir konudur ve önemi ve etkisi yadsınamaz. Yıllar geçtikçe, Anadolu Türk Evi hararetli tartışmalara yol açtı, önemli değişikliklere yol açtı ve birçok kişiye ilham kaynağı oldu. Bu yazıda anlamını, alaka düzeyini ve yaşamlarımız üzerindeki etkisini anlamak için Anadolu Türk Evi'e derinlemesine bakacağız. Anadolu Türk Evi, kökeninden evrimine kadar toplumda silinmez bir iz bırakmıştır ve gerçek değerini takdir etmek için erişimini anlamak önemlidir. Bu makalenin amacı Anadolu Türk Evi'e kapsamlı ve kapsamlı bir genel bakış sunmak ve böylece bu konunun anlaşılmasına ve tartışılmasına katkıda bulunmaktır.
Anadolu Türk Evi, bilhassa Osmanlı döneminde Anadolu ve Balkanlarda gelişmiş çoğunlukla iki katlı olan bir konut tipi.
Bu tip konutlar sergâh adı verilen alanlara eklenen odalardan oluşurken, tüm bu odalar yıkanmaktan, yemek yeme ve konuk ağırlamaya değin birçok işlevi üstlenecek biçimde planlanmıştır. Sıklıkla ikinci katlarda çıkmalar bulunur. Bu tip yapıların inşasında alt kısım için çoğunluklu olarak yığma taş duvar, üst katlarda ise ahşap tercih edildiği görülür.[1]
Sedad Hakkı Eldem, tipik Türk Anadolu evlerini açık sofalı ve kapalı sofalı olarak iki ayrı kategoriye ayırmaktadır.