Alman idealizmi

Günümüzde Alman idealizmi modern toplumda önemli bir konu haline geldi. Teknolojinin ilerlemesi ve sosyal alandaki sürekli değişimlerle birlikte Alman idealizmi göz ardı edilemeyecek kadar büyük bir önem kazanmıştır. Bu olgunun daha iyi anlaşılabilmesi için günlük hayattaki etkilerinden ekonomi ve siyasete olan etkilerine kadar farklı boyutlarının analiz edilmesi gerekmektedir. Bu makalede, Alman idealizmi'in çeşitli yönlerini ve günlük yaşamlarımız üzerindeki etkisini inceleyerek, günümüzdeki önemine ilişkin kapsamlı bir bakış sunacağız.

Dört ana Alman idealisti: Immanuel Kant, J.G. Fichte, G.W.F. Hegel, F.W.J. Schelling

Alman idealizmi, Almanya'da 1780'lerde gelişmeye başlayan romantizm ve Aydınlanma Çağı ile yakından alakalı felsefi bir akımıdır. 19. yüzyılın başlarına kadar süren bu akım Immanuel Kant'ın 1780'ler ve 1790'lardaki çalışmaları ile gelişmiştir.[1] Kant sonrası dönemi Kant sonrası idealizm ya da kısaca Kant sonrası idealizm olarak da bilinir.[2]

Alman idealizminin önemli düşünürleri Immanuel Kant, Johann Gottlieb Fichte, Friedrich Schelling ve Georg Wilhelm Friedrich Hegel'dir. Bununla beraber Friedrich Heinrich Jacobi, Gottlob Ernst Schulze, Karl Leonhard Reinhold ve Friedrich Schleiermacher de bu akıma önemli katkılarda bulunmuştur.

Alman idealistleri Kant ve Fichte ile ilişkilendirilen transandantal idealistler[a] ve Schelling ve Hegel ile ilişkilendirilen mutlak idealistler olarak ikiye ayırır.[3]

Dipnotlar

  1. ^ Transandantal idealizm, Kant'ın rasyonalizm ve ampirizm görüşlerini bir araya getirdiği metafizik önerisidir.

Kaynakça

Özel
  1. ^ Beiser, Frederick C. (2002). German Idealism: The Struggle Against Subjectivism, 1781–1801. Part I. Harvard University Press. 
  2. ^ Pinkard, Terry (2002). German Philosophy 1760–1860: The Legacy of Idealism. Cambridge University Press. s. 217. 
  3. ^ Dunham, Jeremy; Grant, Iain Hamilton; Watson, Sean (2011). Idealism: A History of a Philosophy. Durham: McGill-Queen's University Press. s. 303 n. 4. 
Genel

Dış bağlantılar