Günümüz dünyasında, Aşere-i Mübeşşere geniş bir yelpazedeki insanlar için büyük önem taşıyan ve ilgi duyulan bir konu haline geldi. Topluma, ekonomiye, çevreye ve kültüre olan etkisi nedeniyle Aşere-i Mübeşşere kimseyi kayıtsız bırakmayacak bir konudur. Yıllar boyunca farklı bakış açılarıyla tartışıldı, incelendi ve analiz edildi; bu da sonsuz fikir, teori ve keşiflerin ortaya çıkmasına neden oldu. Bu makalede, bugün çok alakalı olan bu konuya kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyon sunmak amacıyla Aşere-i Mübeşşere'i daha derinlemesine inceleyeceğiz ve farklı yönlerini keşfedeceğiz.
Aşere-i Mübeşşere (Arapça اَلْعَشَرَةِ الْمُبَشِّرُونَ بِاْلْجَنَّةِ (el-'aşeret-il mubeşşirūne bil cenneh), Sünnî İslâm terimi olup İslâm peygamberi tarafından yaşarken Cennet'le müjdelenmiş (Cennet'e girecekleri Allah tarafından vâdedilmiş) on kişi için kullanılan bir tâbir. Aşere-i Mübeşşere tabirinin yanı sıra El-Mubeşşirûn bi'l-Cenneh tabiri de bu kişiler için kullanılmıştır.
On kişinin ilk dördü Hulefa-i Raşidin olarak da bilinir.
Eleştiri olarak akademisyenler Kur'an'a göre yaşayan birisinin cennete girip giremeyeceğini kimsenin bilemeyeceğini söylerler.